Yöneticilik ve Liderlik Üzerine
Bunların üzerine yazıp çizen çok… Bir ukalalık da ben edeyim, bir şeyler de ben söyleyeyim dedim. Haddim midir? Bilmiyorum. Olay teknik olmayınca, insanın haddi mi, değil mi karar vermesi de çok kolay olmuyor. Öte yandan, risk olmazsa, kazanç da olmaz. Dolayısıyla, buyrun uyduruyorum…
Kelime anlamlarından yola çıkmayı severim. Kavram kargaşasını biraz önlemeye yaradığını düşünürüm çünkü. Yöneticilik ve liderlik… Aynı cümlelerde, bilemediniz aynı paragraflarda hayatlarını geçiren kelimeler bunlar. Köklerine bakıp biraz yorum yapalım:
Yöneticilik: En kökünde, “yön” var. Gidilecek doğrultu falan anlamında. Yönetmek ise, başkasına yön vermek anlamında olsa gerek. Yönetici, başkalarına yön veren, yöneticilik ise bu işin adı…
Liderlik: Burada bir tek “lik” eki Türkçe maalesef. Lider olma işi haline getiriyor kelimeyi. Lider ise yabancı kelime, TDK’ya inanırsak, Fransızca “leader”dan geçmiş Türkçe’ye. Türkçesi olarak “önder, şef” veriyor yine TDK büyük sözlük. Önder sanırım anlam olarak daha yakın. Kelmenin yabancısında da, yerlisinde de (önder) bir önden gitme durumu var. Yani, lider dediğimiz, başkalarının önünden giden ya da onları peşinden götüren demek… Liderlik de bu “iş”in adı. (Bu bir iş tanımı olabilir mi, o ayrı bir mesele.)
“Yönetici” ve “lider”, zihnimde farklı imajlar yaratıyor. Yönetici deyince, ona buna komut yağdıran biri geliyor aklıma. Lider deyince ise, insanların peşinden gittiği biri geliyor. Yöneticinin yüzü insanlara bakarken, insanların yüzü lidere, liderin yüzü ise ileriye bakıyor, yine kafamdaki görüntülerde…
- Posted by safkan
- On 19 Ekim 2012
- 0 Comment
- Read More